Yeni Bir Bahar Mümkün müdür?
Aklım ve masam uzun zamandır müthiş bir uyum içindeler.
Karmakarışık!
Bu duruma o kadar alıştım ki dinlediğim şarkılara, yazdığım cümlelere, bakışlarıma bile yansıyan bir dağınıklıktan söz edilebilir.
…
Bütün suç mevsimlerin mi?
Bahar ya da kış -ilkbahar ya da sonbahar- hepsi beklediklerimizi karşılamaya çıktığımız bir şenlik olmalıydı, belki bir müjde.
Öyle karşılamalıydı bizi mevsimler.
Oysaki yaşamanın caddelerinde kocaman boşlukları doldururken içimizin boşluklarını büyütüyoruz.
Kirli hesaplar, kirli hayatlar, doymak bilmez iştah ve hilelerle yaşanmak zorunda kalınan bir hayat…
Ne yaparsak yapalım mekânlara, kalabalıklara, mevsimlere sığamıyoruz işte.
Başka bir dünyanın, yeni bir baharın hülyasına olan büyük aşkımız da belki bu yüzden…
Bedri Rahmi; Ağaç bütün, Işık bütün, Meyve bütün, Benim dünyam paramparça” derken içimizde hiç durmadankırılan, kirlenen lime lime edilen bir mevsimsizlikten bahsediyor gibi.
Evet, paramparça olan bir şeyler var.
Hangi gerçekten kaçınca parçalanılmaz, hangi dağ başına çıkılsa toparlanılır, hangi çiçek koklansa iyileşilir bilemediğimiz bir kırılganlık.
Bilmiyorum; yeni bir mevsimin koynuna girmek, uzak bir coğrafyaya gitmek iyi gelir mi?
Geçmişe dönmek, yeni elbiseler giymek, aynaya bakmak, saçını taramak, yeni şarkılar seçmekle huzur bulunur mu?
Bilmiyorum; kimsenin gürültüsünün, kirliliğinin içimize değmediği bir bahar mümkün müdür?
Maalesef her şeyi söylemenin mümkün olduğu bir yerde, hiçbir şey söyleyemeden susuyor, anlamlandıramadığım bir hüzün kuşanıyorum.
Bir bahar umudu bekleyip duruyorum.
Bilemiyorum; insanın kendinden kaçması, kalbine yabancılaşması, nasıl bir tutarsızlıktır.
Bilemiyorum bahçemiz nerede?!
Hâlbuki bu mevsimde insan toparlanır değil mi?
Bu mevsimde baharın koynundan deniz toplanır. Güneş ve yaşama sevinci…
Biraz gelincik, lale, papatya…
Belki tere, pancar, yeşil soğan, kuzukulağı, sarmaşık…
Belki dağların bütün renkleri, akarsuların gümbürtüsü toplanır.
Çocukluk, anne şefkati, ilk aşklar, biraz anı, çokça mutluluk toplanır.
Ey bahar!
Toprağa ihanet eden insanoğluna topraktan sunulan en güzel hediye gel artık!
Ey bahar!
Pencereleri mutluluğa açtıran büyü gel artık!
Ey bahar!
Kırlangıçlara mevsimlik bir ömrün nasıl yaşandığını anlatan mevsim gel artık!
Ey bahar!
Gökyüzü, deniz, rüya, su, bahar, nisan, mavi, yeşil, sabah, gün, çocuk…
Ey bahar gel artık!
Sabrettik, fırtına dinsin.
Gün güneşli olsun.
Çiçek açsın.
Keder azalsın.
İnsan kendine gelsin.
Ey bahar gel artık!
Günün gölgesi üstümüzden kalksın.
Nurdal Durmuş
Yeni Bir Bahar Mümkün müdür?
Twitter: @nurdaldurmus
Facebook: @nurdaldurmus
(ya da keşkeler vardır ya dua niyetine)
Keşke
ömrüm değseydi bir an,Yakub’un ömrüne
otursaydık şöyle bir zeytin ağacının gölgesinde
dizlerim dizlerinde
ellerim ellerinde
Ey Evlat!
deseydi
deseydi de baksaydı gözlerimin tâ içine
Ve yitirseydi söz hükmünü
Ve ben bilseydim artık BEKLEMEYİ
bilseydim beklemeninde ibadet olduğunu
bilseydim dünyanın bekleme yeri olduğunu
bilseydim beklemelerin ve gelmelerin sırrını
bilseydim keşke
keşke bilseydim
böyle güzel çağırınca gelir elbet(inşallah yani)
Bahar da açan çiçeklerin ,güzelliği yokmu,bir gülün kokusu gibi bir bahar ,gelecek ,açacak yeni baharlar bi iznillah… Nurdal abi bahara tadında bu güzel yazınız için şükranlarımı sunuyorum,yaşamın insana yüklediği misyonu bizlere en iyi aşılayan kalemlerdensiniz,kaleminize gönlünüze sağlık.
Durmuş adın üstünde durmuş bekliyorsun krdeşim çiğerimiz kebap mı? desem dönermi? desem bizde bekliyoruz şu senin tarifini yapabildiğin duygularımıza tercuman olduğun baharı selametle kal
Baharın gelişi gecikse de, gözlerimiz ufukta beklemekten bitap düşse de, YERYÜZÜ YENİ BAHARLARA gebe..Bir bahar gelecek elbet, ama gelenin NEVBAHAR mı, SONBAHAR mı olduğunu zaman gösterecek.Bekleyip göreceğiz…
hayatımızda tıpkı mevsimler gibi değilmidir?sonbahar gelir,güzün ılık esintileri gibidir yüreğin,kışa hazırlanan korkarsın donmaktan,yüreğin yeniden umutla bakmaya başlar tıpkı ilkbahar gibi sabırsızlıkla beklersin yaz güneşi ile içindeki buzların tekrar kaybolacağı günü.. fakat yaz yağmurları gibi birden umutlarını yitirebilirsin hiç beklemediğin bir anda işte ne mevsimler nede hayat yerinde durmuyor. Ama sen bekletme Ey bahar! Güneşe bir adım daha yaklaştıran aydınlık gel artık!
Evet ‘gel’ diyecektim bende,madem en karanligi bekler isik,madem ucuruma ihtiyac duyar kanatlarimiz.Haydi ben kendimi savuracagim,sakin gormezden gelme beni ve dendigi kadar deli misin goster bana bahar!..Ya da sil sarisinligini govdemden,esmerken iyiyim ben…
Hayırlı olsun;bahar gelmiş aslında…Bahar gelmese ;baharı anımsatan,yok yok bizzat yaşatan ve çiçeklerin kokusunu bile buram buram hissettiren o güzel yazı yazılamazdı.. ciğerlerinize bayram ettiren o muhteşem mevsim aralamış gönlünüzün kapısını..hayırlı uğurlu olsun
Ey bahar! yitirdiğim umutla gel artık..
Baharı duyunca insanının yazdıkça yazası geliyor, Beklenen Bahar olunca bekledikçe bekleyesi, özledikçe özleyesi geliyor. Baharı duyunca insan herşeyden vazgesi ama bir o kadarda yaşayası dolu dolu hayatı.Bahar işte geldiği gibi gidecek oysa. Ve gittiği gibi zamani gelince tekrar gelecek. Nice Baharlı günlere. Yüreğine sağlık Sevgili Nurdal DURMUŞ.
Nihayet sizden ve yazılarınızdan bir haber alabildik. Şiddedli bir bahar beklentisinden belli kaybolma nedeniniz. Çok içsel bir yazı olmuş yine Eksik olmayın.
Ey bahar gel artık! Sabrettik, fırtına dinsin. Gün güneşli olsun. Çiçek açsın. Keder azalsın. İnsan kendine gelsin. Bu bahar inat etsede biraz, gelmemek için dirensede gelecek.. Çünkü bekleyeni, özleyeni, isyeteni çok.. Birde bu yazıyı okuyunca bir çığlık atasım geldi! Eyyyy bahar gel artık!!!
kimisi yalancı diyor bahara! ‘yalancı bahar’ bu güven olmaz güneşine,görünüşüne…. hayır hayır,onlar bilmiyor ..! ”pencereleri mutluluğa açtıran o büyü” yalancı olamaz….sahicisi,yalancısı yok bunun…..bahar bu yıl hala gelmedi…… gözlerim hep uzaklarda…evimin hemen arkasında tırmanılmayı bekleyen bir dağ….yeşermek bilmedi hala..oysa hatırlıyorum da geçen yıl ne de çok acele etmişti kışla bir mücadele telaşı vardı baharda…mart hazirandan güneş çalmıştı biraz.ben bu yıl böyle bir uyuşuk karamsarlıkla sarmalanmışım sanki ama yine de gelmiyor hala şu bahar..neden bilmem bir türlü gelmek bilmiyor…laleler daha fazla sabredememenin aceleciliğiyle açıyor ama bahar yinede gelmiyor….ne sahisi,ne sahtesi…diyen doğru mu demiş ne bahar da yalancı artık!…
…….
bu doğru olmamalı…
ben bahara aidim….ve o artık bütün gerçekliğini göstremek için gelmeli…